DSM 5’ e göre; (Ruhsal Bozuklukların Tanı ve İstatistiksel El Kitabı)
Kadınlarda menstrüasyon (adet) döngülerinin büyük bir çoğunluğunda, adetin başlamasından önceki son hafta, duygusal değişkenlik, kendini üzüntülü hissetme, kolay öfkelenme, çevresiyle çatışma, umutsuzluk ve karamsarlık duyguları, kendini küçümseyen düşünceler, gerginlik, huzursuzluk, çevreye ilgide azalma, odaklanmada zorlanma, çabuk yorulma, yeme isteğinde artma, cinsel istekte artma, sinirlilik, halsizlik, kaygıda artış, dikkatte azalma, fazla uyuma veya uykusuzluk yaşama, göğüste şişme, kabızlık veya ishal, bulantı veya kusma, aşırı susama, eklem veya kas ağrıları, ciltte bozulma belirtileri görülebilir.
Bu belirtilerin, kişinin yaşam alanlarındaki işlevselliğinde bir bozulmaya neden olduğu gözlemlenir.
Bu belirtiler, başka bir hastalık veya madde kullanımından kaynaklanmamalıdır.
Bu belirtiler, adetin başladıktan sonraki birkaç gün içinde iyileşmeye başlaması söz konusu olur ve sonraki hafta içinde azalır ya da yok olur.
Bu belirtilerin, iki adet döngüsü içinde başlangıç ve bitiş zamanları kayıt altına alınırsa faydalı olur.
Bu şekilde, başka bir psikiyatrik rahatsızlıkla karıştırılması önlenmiş olur.
Nedenleri nelerdir?
Nedenleri tam olarak belirlenememekle birlikte, serotonin hormonunundaki dalgalanmaların PMS semptomlarını tetiklediği düşünülmektedir.
Bu dönemde değişen beyin kimyasalları ile de ilişkilendirilir.
İYİLEŞMEK İÇİN NELER YAPILMALIDIR?
Adet döneminin son bulması ile zaten kendiliğinden düzelen bir durumdur.
Beslenmenin doğru bir şekilde düzenlenmesi, hareketin bu dönemde biraz arttırılması ve “bu dönemi daha farkında yönetme becerilerinin geliştirilmesi” ile bu belirtiler biraz daha hafifletilebilir.
Bu belirtiler yoğun yaşanıyorsa ve kişi ne kadar çaba gösterirse göstersin kendinde bir kontrol sağlayamıyor ve günlük yaşamında olumsuz etkilerini fazlasıyla fark ediyorsa bir uzman desteği alabilir.
Tedavide ana amaç, belirtilerin hafifletilmesi ve bu sürecin kişinin yaşamına engel olmayacak düzeye gelmesinin sağlanmasıdır.
Çünkü kişi bu dönemde belirtilerden gerçekten çok yorgun düşer.
Kişinin çevresindekilerle de iletişimi bu dönemde hassas ve çatışmalı bir hal alabilir.
Kişinin yaşam kalitesi arttırılır ve yaşamı iyileştirilerek yeniden düzenlenir.
Hafif egzersizler bu dönemde oldukça rahatlatıcıdır.
Gevşemek için yapılabilecek aktiviteler semptomları azaltabilir.
Semptomların şiddetine göre, ilaç desteği için bir psikiyatri uzmanı ile görüşülebilir.
Bu dönemde beslenme de düzene sokularak semptomlar azaltılabilir.
Bu konuda diğer tedavilere ek olarak bir beslenme uzmanından da bilgi alabilirsiniz.
Uzm. Klinik Psikolog Eda Gökduman Yavuz