Gelişim takibi; çocuğun motor, dil, bilişsel, sosyal-duygusal ve öz bakım becerilerinin yaşına uygun ilerleyip ilerlemediğini izleme sürecidir (American Academy of Pediatrics, 2006). Bu takip; gözlem, standart testler ve ebeveyn görüşmeleriyle gerçekleştirilir. Amaç, yalnızca destek gerektiren noktaları erken bir vakitte belirlemek değil, gelişim alanlarındaki güçlü yönleri de tespit ederek uygun yönlendirme ve destek sürecini sağlamaktır.
Gelişim takibi en yoğun 0 – 6 yaş arası dönemde yapılır çünkü bu dönem birçok gelişimsel sürecin en hızlı ve yoğun olduğu evredir. Çocuk; bilişsel, fiziksel, sosyal ve duygusal gelişim basamaklarını hızla tırmanır. Bu dönemde edinilen beceriler, ileriki akademik ve sosyal yaşamın temelini oluşturur (Shonkoff & Phillips, 2000). Çünkü, çocukların belirli becerileri edinmesi için kritik dönemler vardır ve çocuk bu kritik dönemi o beceriyi öğrenmeden geçtiğinde ileriki yaşlarında bu beceriyi kazanması oldukça güçtür. Okul öncesinde yapılan düzenli gelişim takibi, çocuğun yaşına uygun gelişip gelişmediğini anlamak, olası gecikmeleri fark etmek ve zamanında destek sağlamak açısından kritik önemdedir.
Araştırmalar, gelişimsel gecikmelerin erken fark edilip desteklenmesinin, çocuğun ilerleyen yıllardaki akademik başarı ve sosyal uyumunu artırdığını göstermektedir (Guralnick, 2011). Erken müdahale ile dil ve iletişim becerileri güçlenebilir, sosyal beceriler gelişebilir, duygu düzenleme kapasitesi artabilir ve okula uyum süreci kolaylaşabilir.
Gecikmelerin gözden kaçması ise, ilkokul yıllarında daha büyük öğrenme ve uyum zorluklarına yol açabilir.
Gelişim takibi aile, uzman ve okul işbirliğinde gerçekleşir. Süreç yalnızca uzman değerlendirmeleriyle sınırlı değildir; ebeveynin, öğretmenin veya bakım verenlerin gözlemleri de sürecin önemli bir parçasıdır. Aile ve uzman arasındaki iş birliği, çocuğun ihtiyaçlarına uygun destek planlarının oluşturulmasını kolaylaştırır. Düzenli takip, aileye güven verir ve çocuğun potansiyelini en üst düzeye çıkarma fırsatı sunar.