Home / Sağlık / Obezit cerrahisi Kimler İçin Uygun Dezildir?

Obezit cerrahisi Kimler İçin Uygun Dezildir?

Obezite Cerrahisinin Temel Kriterleri Nelerdir?

Obezite cerrahisi, günümüzde fazla kilolarla mücadelede bir yöntemdir. Ancak her fazla kilolu birey bu ameliyat için uygun aday değildir. Cerrahi müdahalenin uygulanabilmesi için belirli kriterlerin sağlanması gerekir. En temel kriterlerden biri, vücut kitle indeksinin (VKİ) 40 ve üzeri olmasıdır. Bunun yanında VKİ’si 35’in üzerinde olan ve obeziteye bağlı hipertansiyon, tip 2 diyabet gibi ek hastalıkları bulunan bireyler de bu cerrahiye aday olabilir. Vücut kitle indeksi, bu süreçte yol gösterici bir ölçüttür. Ancak tek başına yeterli değildir.

Aday kişinin daha önce diyet, egzersiz ve ilaç tedavileri gibi diğer kilo verme yöntemlerini denemiş olması da gerekir. Bu yöntemlerle sonuç alamayan bireyler için obezite cerrahisi düşünülür. Multidisipliner bir değerlendirme yapılmadan cerrahiye karar verilmez. Endokrinoloji, kardiyoloji, psikiyatri ve anestezi uzmanlarının da dahil olduğu kapsamlı bir süreçte bireyin genel sağlık durumu analiz edilir. Cerrahiye uygunluk yalnızca fiziksel değil, ruhsal ve davranışsal açıdan da değerlendirilir.

Psikolojik Uyum Gösteremeyen Kişiler

Obezite cerrahisinin başarılı olabilmesi için bireyin sadece fiziksel değil, psikolojik açıdan da hazır olması gerekir. Ameliyat sonrasında yaşam biçiminde köklü değişiklikler yaşanacak ve bireyin bu sürece tam olarak adapte olması beklenecektir. Yeme bozuklukları öyküsü bulunan, duygusal yeme eğilimi olan, anksiyete bozuklukları veya depresyon gibi teşhisleri olan kişilerde cerrahinin başarısı düşebilir.

Ayrıca ameliyat sonrasında bireyin yeni beslenme düzenine ve hareket alışkanlıklarına uyum sağlaması gerekir. Bu noktada davranışsal değişiklik çok önemlidir. Psikolojik desteğe açık olmayan veya geçmişte madde bağımlılığı gibi ciddi davranış sorunları yaşamış bireyler, obezite cerrahisi için uygun adaylar arasında yer almaz. Bu tür durumlarda önce psikiyatrik tedavi tamamlanmalı, ardından cerrahi değerlendirme yapılmalıdır. Çünkü ameliyat sonrası dönemde destek alınmadığında geri kilo alımı, yeme bozukluğu nüksü gibi problemler kaçınılmaz olur.

İleri Yaşlı Hastalar

Yaş, obezite cerrahisinde önemli bir faktördür. Her ne kadar yaşlı bireylerde de obeziteye bağlı sağlık problemleri ciddi seviyelere ulaşsa da cerrahi müdahalenin riskleri yaşla birlikte artar. Özellikle 65 yaş ve üzeri hastalar, ameliyat riski açısından daha detaylı değerlendirilmelidir. Bu yaş grubundaki bireylerde iyileşme süreci daha uzun olabilir ve komplikasyon riski daha yüksektir.

Ayrıca ileri yaşta bulunan bireylerin metabolik yanıtları da genç bireylere kıyasla daha farklıdır. Cerrahinin yarar-zarar dengesi bu noktada çok dikkatli bir şekilde hesaplanmalıdır. Yaşlı hastalarda, eşlik eden kronik hastalıklar, organ fonksiyonlarındaki zayıflamalar ve kas kayıpları süreci daha karmaşık hale getirebilir. Elbette bu yaş grubundaki bireyler için obezite tedavisi gerekir; ancak cerrahi dışı alternatif yöntemler öncelikli olarak tercih edilmelidir.

Cerrahi Riskleri Yüksek Olan Bireyler

Obezite cerrahisi, kapalı yöntemlerle uygulansa da cerrahi bir işlemdir ve belirli oranda risk taşır. Bu nedenle genel sağlık durumu cerrahiye elverişli olmayan bireyler bu işlem için uygun aday sayılmaz. Özellikle kalp hastalıkları, ileri düzey solunum problemleri, böbrek yetmezliği gibi ciddi sistemik rahatsızlıkları olan kişilerde cerrahi riskler çok daha fazladır.

Ayrıca kanama bozukluğu olan, pıhtılaşma sorunları bulunan ve bağışıklık sistemi ciddi derecede zayıflamış bireylerde enfeksiyon ve yara iyileşme problemleri yaşanabilir. Ameliyat öncesi değerlendirme aşamasında bu tür hastalıklar detaylı bir şekilde araştırılır. Eğer birey, operasyon sırasında ya da sonrasında hayati tehlike yaratabilecek komplikasyonlara açıksa, cerrahiden kaçınılması önerilir. Bu kişiler için yaşam tarzı değişiklikleri ve medikal tedavilerle kilo kontrolü sağlanmaya çalışılır.

Aktif Mide Hastalıkları Olanlar

Mide küçültme ameliyatı sırasında doğrudan mide dokusuna cerrahi müdahale yapılır. Bu nedenle aktif mide hastalıkları bulunan bireylerde ameliyat yapılması ciddi riskler oluşturabilir. Mide ülseri, gastrit, reflü hastalığı, mide fıtığı veya Helicobacter pylori enfeksiyonu gibi durumlar ameliyat öncesinde tespit edilmeli ve tedavi edilmelidir.

Aksi takdirde ameliyat sonrası komplikasyonlar kaçınılmaz olabilir. Özellikle mide ülseri bulunan bireylerde, cerrahi sırasında bu alanlarda kanama ya da delinme gibi ciddi komplikasyonlar gelişebilir. Endoskopik değerlendirme ameliyat öncesinde zorunludur. Eğer bu rahatsızlıklar belirlenirse önce medikal tedaviyle iyileşme sağlanır, ardından yeniden cerrahi uygunluk değerlendirilir. Aksi takdirde operasyon ertelenir ya da iptal edilir.

Hamileler ve Emziren Anneler

Obezite cerrahisi, planlı bir operasyon olduğundan hamilelik ve emzirme dönemindeki bireyler için uygun değildir. Bu süreçlerde anne adayının vücudu hem hormonal hem de fizyolojik olarak farklılık gösterdiğinden, cerrahi müdahale ciddi riskler oluşturur. Gebelik süreci boyunca mide küçültme operasyonu yapılması kesinlikle önerilmez. Hem anne hem de bebek için ciddi komplikasyonlar doğurabilir.

Benzer şekilde emziren annelerde de cerrahinin ertelenmesi gerekir. Çünkü ameliyat sonrası dönemde katı beslenme kısıtlamaları ve hızlı kilo kaybı yaşanabilir. Süt üretimini olumsuz etkileyebilecek bu durumlar, bebek gelişimini de riske atar. Bu nedenle doğumdan en az 1 yıl sonra, emzirme süreci tamamlandığında cerrahi planlama yapılması uygun olur. Kadın hastalıkları ve doğum uzmanıyla koordineli şekilde sürecin yönetilmesi önemlidir.

İrade Sorunu Yaşayan ve Takip Edilemeyen Hastalar

Obezite cerrahisi sonrası süreç, ameliyat kadar önemli bir aşamadır. Bireyin yeni yaşam düzenine adapte olması, beslenme kurallarına uyması, düzenli egzersiz yapması ve psikolojik olarak desteklenmesi gerekir. Ancak bu süreçte irade eksikliği yaşayan, disiplinli bir takip planına uyamayan bireylerde cerrahinin uzun vadeli başarı oranı düşer.

Ayrıca ameliyat sonrası takip kontrollerini aksatan, diyetisyen ve psikolog desteğini reddeden hastalar da cerrahiye uygun değildir. Hasta uyumu bu süreçte belirleyici faktördür. Doktor önerilerini yerine getirmeyen ya da yaşam tarzı değişikliğine karşı dirençli bireyler, cerrahiden beklenen faydayı göremez. Bu nedenle operasyon öncesinde adayların sürece uyum potansiyeli detaylı şekilde analiz edilmelidir.

Alkol ve Madde Bağımlılığı Olan Bireyler

Obezite cerrahisi sonrası mide hacmi küçüldüğü için alkol ve bazı maddelerin etkisi daha hızlı ve yoğun hissedilir. Bu durum, geçmişte bağımlılık öyküsü bulunan bireyler için ciddi bir risk oluşturur. Alkol bağımlılığı hem karaciğer fonksiyonlarını olumsuz etkiler hem de ameliyat sonrası disiplinli yaşama geçişi zorlaştırır.

Aynı şekilde madde bağımlılığı olan bireylerde de operasyon sonrası sürece uyum gösterme ihtimali oldukça düşüktür. Bağımlılık geçmişi olan bireylerin cerrahiye alınması önerilmez. Ancak uzun süreli bir rehabilitasyon süreciyle bu bağımlılıklar kontrol altına alındıysa ve birey yeni yaşam tarzına hazır hale geldiyse, yeniden değerlendirme yapılabilir. Cerrahinin kalıcı bir başarı sağlayabilmesi için hem fiziksel hem de davranışsal olarak sağlıklı bir temelin oluşturulması şarttır.

Sonuç

Obezite cerrahisi, ciddi sağlık problemleriyle mücadele eden bireyler için umut verici ve kalıcı bir çözüm olabilir. Ancak bu cerrahi yöntem herkes için uygun değildir. Psikolojik sorunları olan, ileri yaşta bulunan, ciddi sistemik hastalıkları olan ya da cerrahi sonrasındaki sürece uyum sağlayamayacak bireylerde bu operasyon riskli sonuçlar doğurabilir. Doğru hasta seçimi, bu sürecin en kritik adımıdır ve mutlaka multidisipliner bir yaklaşımla yapılmalıdır.

Ameliyat kararı verilmeden önce bireyin hem fiziksel hem de ruhsal olarak değerlendirilmesi, uzun vadeli başarı şansını artırır. Başarılı bir cerrahi yalnızca ameliyathane süreciyle değil; sonrasındaki yaşam biçimiyle şekillenir. Bu nedenle obezite cerrahisinin bir araç, yaşam tarzı değişikliğinin ise asıl tedavi olduğu unutulmamalıdır.

Sık Sorulan Sorular

  • Obezite cerrahisi herkese yapılabilir mi?
    Hayır, belirli kriterleri karşılamayan bireyler için uygun değildir.

  • Psikolojik rahatsızlığı olanlar ameliyat olabilir mi?
    Aktif psikiyatrik bozukluğu olanlar uygun aday sayılmaz.

  • Yaşlı bireyler ameliyat olabilir mi?
    Evet, ama risk değerlendirmesi çok dikkatli yapılmalıdır.

  • Hamileler ameliyat olabilir mi?
    Hayır, gebelik sürecinde ameliyat önerilmez.

  • Bağımlılık öyküsü olanlar bu ameliyatı olabilir mi?
    Genellikle önerilmez, ancak özel değerlendirme yapılabilir.

  • Ameliyat sonrası herkes aynı sonucu alır mı?
    Hayır, sonuçlar bireyden bireye değişir.

  • Ameliyat sonrası disiplin şart mı?
    Evet, süreç başarısı için disiplin çok önemlidir.

  • Ciddi kalp hastaları bu ameliyatı olabilir mi?
    Risk çok yüksekse önerilmez.

  • Mide hastalıkları ameliyatı engeller mi?
    Aktif mide hastalıkları varsa işlem ertelenir.

  • Obezite cerrahisinden önce hazırlık süreci zor mu?
    Kişinin sağlık durumuna göre değişiklik gösterir.

Etiketlendi:

Cevap bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir