Anoreksiya nervoza basit bir zayıflama isteğiyle açıklanamayan bir bozukluktur. Anoreksiya nervoza’ da kişinin kendisi, bedeni, görünümüyle alakalı algısında bozulmalar görülmektedir. Kişinin kiloyla alakalı, kilo almayla alakalı takıntılı, çarpık düşünceleri beslenme retlerine neden olabilmektedir. Bu bozuklukta kişinin zihini sürekli dış görünüşüyle, vücut ağırlığıyla meşguldür. Kilo alma korkusu çok belirgindir. Hatta kişi kilo kaybı yaşadıkça bu korkuda azalma olmadığı gibi bu düşünceyle alakalı takıntılı düşünceler artarak devam etmektedir. Kişi gereksinimlerini vücudunun gereksinimlerini tanımada ayırt etmede, karşılamada yetersiz kalabilir. Bu nedenle özellikle elektrolitlerle alakalı sorunlar ve kardiyak sorunlar gibi bedensel işlev bozuklukları sıklıkla eşlik edebilmektedir anoreksiya nevroza’ ya. Bu da bozukluğu ölümcül noktalara taşıyabilmektedir. Bu nedenle belirtileri tanımak çok önemli.
Anoreksiya Nervoza DSM-5 tanı kriterleri şu şekildedir.
A-Gereksinimlere göre enerji alımını kısıtlama tutumu, kişinin yaşı, cinsiyeti, gelişimsel olarak izlediği yol ve beden sağlığı bağlamında belirgin bir biçimde düşük bir vücut ağırlığının olmasına yol açar. Belirgin bir biçimde düşük vücut ağırlığı, olağan en düşüğün altında ya da çocuklar ve gençler için beklenen en düşüğün altında olarak tanımlanır.
B-Kilo almaktan ya da şişmanlamaktan çok korkma ya da belirgin bir biçimde düşük vücut ağırlığında olmasına karşın kişinin, kilo almayı güçleştiren sürekli davranışlarda bulunması.
C-Kişinin vücut ağırlığını ya da biçimini nasıl algıladığıyla ilgili bir bozukluk vardır, kişi, kendini değerlendirirken vücut ağırlığı ve biçimine yersiz bir önem yükler ya da o sıradaki düşük vücut ağırlığının önemini hiçbir zaman kavrayamaz
Bu belirtilerin adölesan yaşlarda başladığını biliyoruz. Ama gün geçtikçe sıklığı arttığı gibi belirtilerin görülme yaşının daha erken yaşlara düştüğünü biliyoruz. Sosyal medya platformlarında sıklıkla maruz kalınan ‘’ideal beden güzellik imajları’’ sağlıksız beslenme davranışlarının normalleştirilmesi, zayıflığı öven ifadeler özellikle risk altındaki gençler için tetikleyici olabilmektedir. Çocuklarımızın, gençlerimizin bu tarz içeriklerden korunması çok önemli. Özellikle gençlerde bedeniyle alakalı, kendiyle alakalı, görüntüsüyle alakalı hoşnutsuzluklar fark edildiğinde kilosuyla alakalı takıntılı düşünceleri, takıntılı davranışları fark edildiğinde psikiyatrik yardım başvurularının ertelenmemesi çok önemli.
