Çocuklukta beklenmedik şekilde ortaya çıkan cinsellik temalı sözler veya davranışlar, bazen bir ‘ipucu’ niteliğinde olabilir. Freud’un psikanalitik kuramına göre çocuk cinselliği belli aşamalardan geçer, ama bu yaşına uygun temalarla sınırlıdır. Örneğin 3-6 yaş arası çocuklarda ‘cinsel merak’ doğaldır, beden keşfi bu dönemin bir parçasıdır. Bu yaşlarda cinsel organ ile farklar, üreme ile ilgili merak ve sorular sıktır. Ama eğer çocuk yaşıyla orantısız, yetişkin dünyasına ait ifadeler kullanıyorsa bu bir uyarı işareti olabilir.
Özellikle sosyal öğrenme kuramı çerçevesinde Bandura’nın vurguladığı gibi, çocuk gördüğünü ve duyduğunu taklit eder. Dolayısıyla yaşı küçük bir çocuğun böyle cümleler kurması onun uygunsuz içeriklere maruz kalmış olabileceğini düşündürebilir. Cinsellik temalı ifadeler; fiziksel ya da duygusal istismarın, uygunsuz görsel içeriklere maruz kalmanın veya çevresel ihmalkârlığın göstergesi olabilir. Çocuğun bu ifadeleri kullanırkenki yüz ifadesi, ses tonu, vücut dili çok önemlidir. Oyunda, çizimlerinde tekrar eden cinsel temalar da benzer bir şüphe yaratabilir.
Ancak her cinsel temalı söylem travma anlamına gelmez. Bazen çocuklar akranlarıyla keşif sürecinde bu tip konuşmalar yapabilirler. Çocukların cinsellik ile ilgili maruz kalmış olabilecekleri görsel, işitsel içerikler de bu konudaki merak ve söylemleri tetikleyebilir. Çocuklara yaklaşımda ilk basamak cinsellik ile ilgili neler bildiğini öğrenmeye çalışmaktır. Bu konudaki soruları ihtiyaçları olandan fazla detay içermeyecek şekilde yanıtlanmalıdır. Soyut düşünmenin, genelleme becerisinin henüz tam gelişmediği erken yaş çocuklarda tanımlamalar bu kavramlardan uzak olmalıdır. Çocukların yaşı ve gelişimi ile uygunsuz, süreğen, çocuğu akran ilişkilerinde, ebeveyn ilişkilerinden uzaklaştıran, uyku, beslenme farklılıkları, duygusal değişiklikler ile giden durumlarda ayrımı sağlıklı bir şekilde yapabilmek için çocuk psikiyatristi değerlendirmesi şarttır. Erken fark etmek, olası bir travmanın derinleşmesini önler.